1. Anasayfa
  2. Keşfet

Kızıldeniz’in Sırlarına Dalış: Hurghada’da Benim Unutulmaz Mısır Maceram

Kızıldeniz’in Sırlarına Dalış: Hurghada’da Benim Unutulmaz Mısır Maceram
0

Kızıldeniz’in Parlayan İncisi: Hurghada’ya Hoş Geldiniz!

Ah, Hurghada! Adını duyduğumda bile Kızıldeniz’in o turkuaz sularının ferahlığını, güneşin sıcaklığını ve antik Mısır’ın gizemli ruhunu içimde hissediyorum. Benim için bu şehir, sadece bir tatil destinasyonu değil, aynı zamanda ruhuma dokunan bir macera kapısı. 36 kilometrelik sahili, cenneti andıran plajları ve su sporlarıyla dolu imkanlarıyla, burası dört mevsim tatil yapabileceğiniz eşsiz bir belde. Düşünsenize, 1990’lara kadar küçük bir balıkçı kasabasıymış; şimdi ise Mısır’ın en popüler turizm merkezlerinden biri! Bu dönüşüm hikayesi bile tek başına büyüleyici, değil mi?

Mısır’ın Afrika kıtasındaki bu Arap incisi, yalnızca deniz ve güneş vaat etmiyor. Dünyanın en kadim medeniyetlerinden birinin beşiğinde yer alması, tatilime kültürel bir derinlik katıyor. Benim gibi bir gezgin için Afrika’nın kalbinde bir Arap kültürüyle harmanlanmış bir coğrafya, her zaman ayrı bir çekim noktası olmuştur.

İlk kez yedi yıl önce, bir Kasım ayında, sadece deniz-güneş tatili hayaliyle arkadaşlarımla gelmiştim Hurghada’ya. O zamanlar bile beklentilerimi fazlasıyla aşmıştı. 2022 yılının Kasım ayında ise çok daha kapsamlı bir Mısır gezisinin bir parçası olarak tekrar yollara düştüm. Her iki ziyaretimde de sonbaharın ılık meltemi eşliğinde Hurghada, hem gözüme hem ruhuma çok iyi geldi. İkinci ziyaretimde şehrin ne kadar büyüdüğünü, yeni otellerin, şık kafelerin, Marina’nın nasıl da modernleştiğini görmek beni ayrıca etkiledi. Eskiden kalma o küçük kasaba ruhu yerini daha dinamik, daha kozmopolit bir havaya bırakmış.

Eğer siz de Hurghada’yı gezi planlarınıza dahil ediyorsanız, burayı sadece iki-üç günlük bir sahil kasabası olarak görmeyin sakın. Burası, her köşesinde bir macera saklayan, dolu dolu bir deneyim sunan bir yer. Zamanlamanızı buna göre yapmanızı şiddetle tavsiye ederim!

Neden Mısır’ın Cazibe Merkezi Hurghada?

Peki, Hurghada’yı bu kadar özel kılan ne? İşte size benim gözümden, burayı favori rotalarımdan biri haline getiren nedenler:

  • Vize Kolaylığı: Müjde! 15 Nisan 2023’ten itibaren Türk vatandaşları için önceden vize alma zorunluluğu kalktı. Kapıda sadece 15 dolar ödeyerek vizenizi alabiliyorsunuz. Bu, spontane kaçamaklar için harika bir fırsat!
  • Kızıldeniz’in Su Altı Cenneti: 100’den fazla oteli ve büyüleyici plajlarıyla Kızıldeniz kıyısı, yıl boyunca dalış ve su sporları tutkunlarını ağırlıyor. İster acemi olun ister profesyonel, sayısız Scuba Diving okulu sayesinde kendinizi bu eşsiz su altı dünyasına bırakabilirsiniz.
  • Tarih ve Kültür Şöleni: Hurghada’dan, Mısır Piramitlerinden sonra ülkenin en çok ziyaret edilen tarihi hazineleri olan Luxor ve Aswan’a günübirlik veya konaklamalı turlar düzenlemek çok kolay. Deniz keyfinizin yanına antik Mısır’ın ihtişamını eklemek paha biçilemez.
  • Aktivite Çeşitliliği: Dalgıç olmasanız bile Kızıldeniz’de tekne turlarına katılıp şnorkelle rengarenk balıklarla yüzebilir, denizaltı gezileriyle su altı dünyasını keşfedebilirsiniz. Güneşlenmekten sıkılırsanız, Nil Nehri’nde bir gemi turuna çıkabilir ya da çöl safarisinin heyecanına ortak olabilirsiniz.
  • Balayı ve Romantizm: Miami ya da Maldivler kadar uzaklara gitmeden, hem daha uygun fiyatlı hem de kültürel zenginliklerle dolu bir balayı tatili mi arıyorsunuz? Hurghada, rüya gibi plajları ve özel fotoğraf çekim alanlarıyla mükemmel bir alternatif sunuyor.
  • Cebe Dostu Lüks: Her şey dahil oteller ve apartlar, Türkiye’ye kıyasla çok daha uygun fiyatlarla lüks bir tatil imkanı sağlıyor. Bütçenizi zorlamadan rüya gibi bir kaçamak yapabilirsiniz.
  • Gerçek Mısır Deneyimi: Şarm El-Şeyh daha çok turistik otellerle dolu bir tatil beldesi iken, Hurghada size gerçek bir şehir merkezi, yerel halkın günlük yaşamını ve otantik Mısır kültürünü yakından deneyimleme fırsatı sunuyor.
  • Kolay Ulaşım: İstanbul’dan direkt uçuşlarla sadece 3 saatte kendinizi bu cennet köşesinde bulabilirsiniz.
  • Alışveriş Fırsatları: Pazarlık yapmayı seviyorsanız, el yapımı hediyelik eşyalardan baharatlara kadar pek çok ürünü uygun fiyatlarla bulabilirsiniz.

Hurghada’ya Ulaşım: İstanbul’dan Direkt Bir Nefes

Hurghada’ya ulaşım düşündüğünüzden çok daha kolay! İstanbul’dan Türk Hava Yolları ve Pegasus Hava Yolları’nın direkt uçuşlarıyla sadece 3 saatte kendinizi Kızıldeniz’in kollarında bulabilirsiniz. Egypt Air ve Air Cairo da alternatifler sunsa da, benim tecrübelerime göre Pegasus genellikle daha uygun fiyatlı seçenekler sunuyor.

Yedi yıl aradan sonra ikinci ziyaretimde, Hurghada Havaalanı’nın da büyük bir değişim geçirdiğini gördüm. Artık çok daha düzenli, temiz ve modern bir uluslararası havalimanı kimliğine bürünmüş durumda. Bu da ilk izlenim açısından oldukça pozitif bir detay.

Otelim ve Taksi Maceram: İlk İpuçları!

Havaalanından otele geçiş, her yeni destinasyonda olduğu gibi Hurghada’da da kendi hikayesini yazdı. İlk uçuşumda yanımda oturan Alman genç, “taksi şoförlerine dikkat et, anlaştığın fiyattan fazlasını verme ve tartışmaya girme” diye uyarmıştı. Haklıymış! Daha ilk taksi deneyimimizde yaşadık. 20 dolara anlaştığımız yolculuk için, havaalanından çıkmadan şoför otopark ücreti bahanesiyle 10 dolar daha istedi. İtiraz edince sesi yükseldi. Sonunda 5 dolar fazla ödemek zorunda kaldık. Normalde havaalanına 7 km uzaklıktaki otelimiz için 10 dolar makul bir fiyattı. Bu benim için iyi bir ders oldu: Hurghada’da taksiye binerken pazarlığı sıkı tutun ve küçük paranız olsun!

Hurghada, üç ana bölgeye ayrılıyor: El Dahar (eski şehir), Sakkala (yeni turizm merkezi) ve Sahl Hasheed (lüks oteller ve alışveriş). Benim her iki ziyaretimde de tercihim Sakkala’da, deniz kenarında bulunan 4 yıldızlı Bel Air Azur Resort oldu. Mısır’da hijyen endişesiyle dışarıda yemek yemektense, her şey dahil bir otel tercih etmiştik. Otelin açık büfesi zengin ve lezzetliydi. Özellikle Mısır mutfağının baharatlı ve damak tadımıza uygun lezzetleri beni çok mutlu etti. Kasım ayında, otelin incecik kumlarla kaplı plajından ılık Kızıldeniz sularına kendimi bırakmak, tarifsiz bir keyifti.

Hurghada’nın Kalbinden Antik Mısır’a: Gezilecek Yerler

Hurghada’nın sadece deniz-güneş tatili için bir durak olduğunu düşünenler yanılıyor. Burası, antik dünyanın en büyük hazinelerine açılan bir kapı aynı zamanda. İşte benim Hurghada ve çevresindeki unutulmaz keşiflerim:

Luxor Gezisi: Zamanın Durduğu Yer

Luxor, benim için Giza Piramitlerinden bile daha etkileyiciydi, kabul etmeliyim. Hurghada’dan düzenlenen günübirlik turlarla erken saatte yola çıkarak (genellikle sabah 5 gibi), tüm günü bu muhteşem açık hava müzesinde geçirebilirsiniz. Aslında, bu bölgenin hakkını vermek için bir gece konaklamalı bir tur daha iyi olurdu, içimde kaldı!

Antik Mısır’da Orta ve Yeni Krallık dönemlerinin başkenti Thebes ve Tanrı Amon’un merkezi olan Luxor, Nil Nehri’nin iki yakasına yayılmış. Doğu yakasında Karnak ve Luxor Tapınakları yükselirken, batı yakası Krallar ve Kraliçeler Vadisi ile Hatshepsut Tapınağı’na ev sahipliği yapıyor.

Karnak Tapınağı: İnsan Elinin Devasa Şaheseri

Karnak, dünyanın en büyük tapınak kompleksi! Yapımı tam 2000 yıl sürmüş, her firavunun kendi izini bıraktığı devasa bir şehir. 10 metre yüksekliğindeki 134 dev sütun, dev heykeller, duvarlardaki hiyeroglifler… Buraya adım attığınızda adeta zaman makinesine binip geçmişe yolculuk yapıyorsunuz. O anki hissimi anlatamam; gözlerim doldu desek yeridir. İstanbul Sultanahmet Meydanı’ndaki ve Paris’teki Concorde Meydanı’ndaki obelisklerin (dikilitaşlar) buradan gittiğini öğrenmek, tarihin ne kadar iç içe geçtiğini bir kez daha gösterdi.

Luxor Tapınağı ve Nil’in Batı Yakası

Karnak’a 3 km uzaklıktaki Luxor Tapınağı, Tanrı Amon-Ra adına inşa edilmiş. Enteresan bir bilgi: Burası, içinde cami olan tek Mısır tapınağı! Gezinizin ardından bir tekneyle Nil Nehri’nin batı yakasına geçip kutsal mezarlara yolculuk başlıyor.

Hatshepsut Tapınağı: Kraliçenin Güç Gösterisi

Mısır’ın ilk ve tek kadın firavunu Hatshepsut’un tapınağı, yükseltilmiş konumuyla gerçekten görkemli. Anıtkabir’in mimarisinde bu tapınağın esin kaynağı olduğunu öğrenmek beni çok şaşırttı. Güçlü bir kadının, erkek egemen bir dünyada nasıl iz bıraktığını düşündükçe hayranlık duyuyorsunuz.

Krallar ve Kraliçeler Vadisi: Firavunların Sonsuz Evleri

Hatshepsut Tapınağı’ndan sonra Kraliçeler Vadisi’nde Nefertiti’nin de dahil olduğu üç mezarı gezdim. Duvarlardaki resimler, mumyaların olmamasına rağmen (çünkü onlar artık müzelerde!), o dönemin inanç sistemine dair çok şey anlatıyor. Ancak beni en çok heyecanlandıran yer Krallar Vadisi oldu.

Burada 62 mezar bulunmuş ve 30’u ziyarete açık. Giriş biletinizle üç mezarı gezebiliyorsunuz. Elbette en ünlüsü Tutankamon’un mezarı. Ek ücretle gezilebilen bu mezarın asıl önemi, 1922’de yağmalanmadan, tüm hazineleriyle birlikte bulunması. Bu hazineler Kahire Mısır Müzesi’nde özel bir bölümde sergileniyor ve inanın bana, kelimelerle anlatılamaz bir ihtişama sahiplerdi!

Luxor gezimizi, Nil Nehri üzerinde, Mısır’a özgü hibiskus çayı yudumlayarak ve güneşi batırarak sonlandırdık. Antik tarihin büyüsüyle doğanın dinginliğinin birleşimi, günün yorgunluğunu unutturdu.

Hurghada Marina: Şehrin Modern Yüzü

Hurghada Marina, şehrin en Avrupai noktası diyebilirim. Şık teknelerin yanı sıra, temizliği, düzeni ve sayısız restoran ile kafenin varlığı beni büyüledi. Otelimizde her şey dahil konakladığımız için dışarıda yemek yemesek de, akşamüstü burada bir kahve keyfi yapmak harikaydı. Arap nargilesi içenleri izlerken, Akdeniz esintili bir tatil kasabasında gibi hissettim kendimi.

Al Mina Camii ve Kıpti Katedrali: Dini Çeşitliliğin Yansıması

Marina’nın hemen yanı başında, Hurghada’nın siluetine damga vuran heybetli Al Mina Camii bulunuyor. 2012’de açılmış bu cami, şehrin modernleşme çabasının bir simgesi gibi. Şehrin eski bölümü El Dahar’da ise, yeni ve bakımlı Kıpti Katedrali Saint Shenouda, Mısır’daki dini çeşitliliğin güzel bir örneğini sunuyor.

Giftun Adası: Kızıldeniz’in Kalbinde Bir Çöl Cenneti

Giftun Adaları, Hurghada deneyiminin olmazsa olmazlarından! Koruma altındaki bu iki adadan Büyük Giftun (Giftun Kebir) halka açık. Marina’dan kalkan teknelerle yaklaşık 45 dakikalık keyifli bir yolculuk sonrası bu “denizdeki çöl”e ulaşıyorsunuz. Adanın ortasındaki tek palmiye ağacı, bembeyaz kumsalı ve masmavi denizi… Tam bir kartpostal manzarasıydı!

Tekneyle adaya giderken yaptığımız şnorkel dalışları da günün en keyifli anlarındandı. Rengarenk balıklarla yan yana yüzmek, bambaşka bir dünya keşfetmek gibiydi. Adada Paradise ve Mahmya Plajları gibi özel tesisler olsa da, bizim tercihimiz ücretsiz plajda takılmak oldu. 15 dolara aldığımız turda yemeğimizi teknede yedik, şezlong kullanmadık ama adada 1,5 saat yüzüp güneşin tadını çıkardık. Bazen en sade şeyler en keyifli anları yaratır, değil mi?

Denizaltı ile Kızıldeniz’in Derinliklerine Yolculuk

Eğer benim gibi lisanslı bir dalgıç değilseniz ama Kızıldeniz’in o muhteşem su altı dünyasını yakından görmek istiyorsanız, Simbat şirketinin denizaltı turu harika bir seçenek! Bu yarım günlük program için kişi başı ödediğimiz 50 dolar ilk başta yüksek görünse de, hayatımın en ilginç deneyimlerinden biri oldu.

22 metre derinliğe kadar inen denizaltı, 44 kişiyi alabiliyor. Yuvarlak camlardan Kızıldeniz’in o eşsiz renklerini, rengarenk balıklarını ve mercan resiflerini seyretmek nefes kesiciydi. Bir dalgıcın pencerelerin önünde balıklara yem vermesiyle camların önü adeta bir akvaryuma döndü. Hatta ilerlerken bir tekne batığı bile gördük! Tüpsüz dalış yapamayanlar için denizin altını bu şekilde deneyimlemek, başlı başına bir macera.

Kum Müzesi: Sanatın Çölle Dansı

Hurghada gezimde beni şaşırtan duraklardan biri de Kum Müzesi oldu. Sadece kum ve su kullanılarak yapılmış devasa heykellerden oluşan bu açık hava müzesi, hem tarihi hem de popüler kültürden karakterleri barındırıyor. Giriş ücretini öderken Türkçe konuştuğumuzu duyan müzenin fotoğrafçısı Orhan, müdürün de Türk olduğunu söyleyince çok şaşırdım. Müze sahibi Vahdet beyle tanışıp özel bir indirim almak ve müzeyi onun rehberliğinde gezmek çok keyifliydi. Mısır’da yağmur yağmadığı için böyle bir müze yapma fikri, gerçekten dahice!

42 heykel ve 17 kabartmadan oluşan koleksiyonun içinde, İstanbul’un fethini konu alan bir heykel bile vardı. Sanatçıların ustalığına hayran kaldım.

Hurghada’da Alışveriş: Pazarlık Sanatı ve Hatıralar

Hurghada’da alışveriş başlı başına bir deneyim! Benim size ilk ve en önemli tavsiyem: Asla ilk fiyata ürün almayın! Çünkü satıcıların ilk ilkesi, “turisti kazıklamak”. En az üç dükkana sorup, en düşük fiyatın bile üçte birine istediğiniz ürünü alabilirsiniz. Altı kişilik ekibimizle yaptığımız bol bol alışveriş sayesinde bu konuda epeyce deneyim kazandık!

Ben genellikle yurt dışı gezilerimde büyük markalar yerine, o ülkeye özgü, otantik ürünler almayı tercih ederim. Mısır’da hiyeroglifle adınızı yazdırabileceğiniz kartuşlar, bileklikler, yerel desenli elbiseler, şallar ve pareolar harika seçenekler. Papirüsler de tabii ki ilginizi çekecektir; her boyutta ve fiyatta bulabilirsiniz.

Ünlü parfüm markalarına benzer esanslar da bolca satılıyor. Ancak burada dikkatli olun! Dükkanda denediğinizde yoğun kokan parfümlerin çoğu, eve geldiğinizde kalıcı olmadığını göreceksiniz. Benim başıma geldi, siz tecrübe edinmeyin diye söylüyorum.

Mısır’ın kutsal böceği Skarabe (yenilenme, yeniden doğuş sembolü) bibloları ve takıları, Tanrı Ra’nın gözü, Nefertiti sembollü objeler veya mercan, lapis gibi değerli taşlardan yapılmış takılar da hoş hatıralar olabilir. Hurghada’da yeterince zamanım olduğu için, küçük ve otantik dükkanlarda keyifle gezip, kendi seçtiklerimi aldım.

Hurghada Gezginleri İçin Ceren’den Önemli İpuçları!

Her yeni kültür, beraberinde yeni öğrenimler ve dikkat edilmesi gerekenler getirir. Hurghada maceranızda benim öğrendiklerimden faydalanın:

  • Para Birimi ve Ödeme: Mısır’ın para birimi Mısır Poundu olsa da, Dolar ve Euro neredeyse her yerde geçerli. Ancak, size her zaman kendi kurlarından fiyat verecekler. Bu yüzden paranızı Mısır Poundu’na çevirip yerel para ile ödeme yapmanız genellikle daha avantajlı olacaktır.
  • Taksi ve Pazarlık: Taksiye binmeden önce fiyat konusunda sıkı bir pazarlık yapın ve anlaştığınız parayı yanınızda bozuk olarak bulundurun. Büyük banknotlarla ödeme yapmaktan kaçının, para üstü konusunda sıkıntı yaşayabilirsiniz. Ayrıca, şoförlerin yüksek sesle telefonla konuşması, sigara içmesi veya çekirdek çitlemesi gibi durumlar yaşayabilirsiniz. Hanımsanız ön koltuğa geçme teklifi de gelebilir. Bunlara takılıp tatil keyfinizi bozmayın, anlayışla karşılamaya çalışın.
  • Kadınların Konumu ve Güvenlik: Turistik bir şehir olmasına rağmen sokaklarda çalışan veya yürüyen Mısırlı kadınlara çok az rastladık. Yabancı internet sitelerinde de belirtildiği gibi, tek başına seyahat eden kadın turistlerin burada daha dikkatli olmaları gerekebilir. Benim tavsiyem, organize turlarla veya bir erkekle seyahat etmeniz yönünde olacaktır.
  • Yerel Halkla İletişim: Herkes nereli olduğunuzu soruyor. Türk olduğunuzu duyduklarında önce “Türkleri çok severiz” diyorlar, ardından “Hasan Şaş yavaş yavaş!” sloganı geliyor. İlk başta güldük ama sonra bunun anlamını sorduğumuzda kimisi güldü, kimisi bilmediğini söyledi. Gülüşlerinden çok da hoş bir anlamı olmadığını sezdim. Bu tür etkileşimlere hazırlıklı olun.

Hurghada’da Henüz Yapamadıklarım (Bir Sonraki Sefer İçin!)

8 gün kalmamıza ve sürekli aktif olmamıza rağmen, Hurghada’da yapamadığım bazı şeyler de oldu. Bu da bir dahaki sefere tekrar gelmek için harika birer bahane, değil mi?

  • Çölde safari yapmak
  • Akvaryumu gezmek
  • El Gouna Bölgesi’ni keşfetmek
  • Geleneksel Mısır gece eğlencelerine katılmak

Gördüğünüz gibi, Hurghada size sadece deniz ve güneşin ötesinde, hem tarihi hem de kültürel anlamda zengin bir dünya sunuyor. Benim için bu şehir, Kızıldeniz’in altında yatan gizemleri, antik çağların fısıltılarını ve sıcakkanlı insanların gülüşlerini bir araya getiren unutulmaz bir deneyim oldu. Umarım benim bu samimi rehberim, sizin de Mısır maceranıza ilham verir!

Merhaba! Ben Ceren Gezgin, dünyayı gezmeyi ve yeni yerler keşfetmeyi seven biriyim.Soy adım gibi gerçekten gezginim. Çocukluğumdan beri gezmeyi ve keşfetmeyi çok seviyorum. İlk kez 18 yaşında yurt dışına çıktım ve o günden beri farklı ülkeleri gezmeye devam ediyorum.Gezdiğim yerler arasında Türkiye, Avrupa, Asya ve Afrika'dan ülkeler var. Gezdiğim yerleri ziyaret ederken sadece turistik yerleri değil, yerel hayatı da deneyimlemeye çalışıyorum. Yerel halkla tanışıyor, onların kültürlerini ve yaşam tarzlarını öğreniyorum.Gezilerimi ve deneyimlerimi fiyatinedir.net sitesinde paylaşıyorum. Sitede ülke rehberi, şehir rehberi, gezilecek yerler, konaklama, ulaşım ve yeme-içme gibi konularda bilgiler bulabilirsiniz.Dünyayı benimle tanımanızı çok isterim. Farklı kültürleri, farklı yaşam tarzlarını ve farklı güzellikleri keşfetmenize yardımcı olmak istiyorum.

Yazarın Profili

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir