1. Anasayfa
  2. Sağlık

Diyetlere Elveda: Sezgisel Beslenme ile Bedeninizin Bilgeliğini Keşfedin

Diyetlere Elveda: Sezgisel Beslenme ile Bedeninizin Bilgeliğini Keşfedin
Diyetlere Elveda: Sezgisel Beslenme ile Bedeninizin Bilgeliğini Keşfedin
0

Sevgili okuyucularım, ben Dr. Seren Korkmaz.

Günümüz dünyasında yemekle olan ilişkimiz ne yazık ki karmaşık bir hale geldi. Stres, sosyal medyanın dayattığı mükemmel beden algısı, katı diyet kuralları… Tüm bunlar, aslında en temel ihtiyaçlarımızdan biri olan beslenmeyi, adeta bir sınav veya bir düşman haline getirebiliyor. Hastalarıma sıkça anlattığım gibi, çoğumuz gerçekten aç olduğumuz için değil; sıkıntıdan, stresten ya da sadece alışkanlıktan yiyoruz. Peki, bedeninizin sesini dinlemeyi hiç denediniz mi?

Sezgisel Beslenme Nedir? Bedeninizin Doğal Ritmini Dinlemek

Sezgisel beslenme, beyin, beden ve gıda arasında uyumlu bir bağ kurmayı hedefler. Temelinde yatan felsefe oldukça basit ama bir o kadar da güçlü: Vücudunuzun doğal olarak gönderdiği fiziksel açlık, tokluk ve doygunluk sinyallerini dinlemek. Bu, günümüzde sıkça duyduğumuz Mindful Eating yani farkındalıklı yeme pratiğiyle de yakından ilişkilidir.

Kalori saymak, yasaklı yiyecek listeleri oluşturmak veya “iyi” ile “kötü” yiyecekler arasında ayrım yapmak yerine, sezgisel beslenme sizi bedeninizi tanımaya ve ona güvenmeye davet eder. Amacımız kilo vermek değil, yiyeceklerle sağlıklı ve sürdürülebilir bir ilişki kurarak bedensel ve ruhsal iyilik halinizi artırmaktır.

Duygusal Açlık mı, Gerçek İhtiyaç mı? Farkı Ayırt Etmek

Çikolata krizleri, can sıkıntısından buzdolabını açma isteği, üzüntüyle gelen abur cubur atakları… Bunlar size tanıdık geliyor mu? İşte bunlar, duygusal açlığın tipik belirtileri. Maalesef pek çok insan, gerçek bir fiziksel açlık hissetmediği halde, yaşadığı duygusal durumları yemekle bastırmaya çalışıyor. Negatif bir duygu yaşadığımızda ya da aksine çok mutlu olduğumuzda, aklımıza gelen ilk şey yiyecekler olabiliyorsa, duygusal açlık yaşıyor olma ihtimalimiz oldukça yüksek.

Duygusal açlık, genellikle ani ve şiddetlidir; belirli bir yiyeceğe odaklanır (örneğin, sadece tatlı ister). Fiziksel açlık ise yavaş yavaş gelişir ve genellikle çeşitli yiyeceklerle tatmin olabilir. Duygusal açlıkla yediğimizde, çoğu zaman kendimizi doygun hissetmeyiz ve yemeye devam ederiz. Sonuç? Mide bulantısı, yorgunluk ve en kötüsü, pişmanlık ve suçluluk hissi. Oysa sorun yiyecekler değil, baş edemediğimiz duygularımızdır. Bu konuda bir psikolog veya beslenme uzmanından destek almak, bu kısır döngüyü kırmanıza yardımcı olabilir.

Sezgisel Beslenmenin Güçlü Prensipleriyle Tanışın

Sezgisel beslenme, bir diyet listesinden ziyade, yaşam boyu sürecek bir felsefedir. İşte bu yolculukta size rehberlik edecek temel prensipler:

  • Açlığınıza ve Tokluğunuza Saygı Duyun: Fiziksel açlık normaldir, hatta bedenin enerji ihtiyacının sinyalidir. Önemli olan, doyduğunuzda bedeninize kulak verip durabilmektir. Ne zaman ve ne kadar yiyeceğinizi bedeniniz size söyleyecektir.
  • Diyet Algısından Çıkın ve Besinlerden Korkmayın: Diyetlerin dayattığı kısıtlamalar ve “yasaklar”, yiyeceklerle olan ilişkinizi bozar. Sezgisel beslenmede hiçbir besin kötü değildir. Bedeninizin neyi arzuladığını dinleyin ve ölçülü bir şekilde tüketin.
  • Duygusal Açlığınızı Yönetin: Duygusal durumlarınızla yemek arasındaki bağı koparmaya çalışın. Üzgünken, stresliyken veya sıkılmışken yemeğe sarılmak yerine, duygularınızı tanıyın ve onlarla başa çıkmanın farklı yollarını arayın (yürüyüş yapmak, bir arkadaşla konuşmak gibi).
  • Yediklerinizden Keyif Alın ve Odaklanın: Yemek yerken televizyon, telefon gibi dikkat dağıtıcıları hayatınızdan çıkarın. Yemeğinizin tadına, kokusuna ve dokusuna odaklanarak yavaş yavaş yiyin. Bu, tokluk sinyallerini daha iyi algılamanızı sağlar ve yemeğin hazzını doyasıya yaşamanıza imkan verir.
  • Bedeninize Saygı Gösterin ve Onu Sevin: Toplumun dayattığı güzellik standartlarına takılıp kalmayın. Bedeniniz sizin en değerli varlığınızdır. Onu olduğu gibi kabul edin, ihtiyaçlarına kulak verin ve şefkatle yaklaşın. Unutmayın, suçluluk duyarak yemek yemek hem bedeninize hem de ruhunuza zarar verir.
  • Hareket Etmenin Keyfini Keşfedin: Egzersizi kilo verme aracı olarak görmekten vazgeçin. Hareket etmek, mutluluk hormonu serotonin salgılamanızı sağlar ve zihninize, bedeninize yaptığınız en güzel yatırımlardan biridir. Küçük de olsa egzersizi hayatınızın bir parçası yapın.

Dr. Seren’den Sağlık İpuçları

Sezgisel beslenme yolculuğunuza başlarken size yardımcı olacak üç basit önerim var:

  1. Yemek Öncesi Duygu Kontrolü: Yemek yeme isteği geldiğinde kendinize “Gerçekten fiziksel olarak aç mıyım, yoksa bu bir duygu mu?” diye sorun. Küçük bir duraklama, farkındalığınızı artıracaktır.
  2. Yavaşlayın ve Tadını Çıkarın: Her lokmayı bilinçli bir şekilde çiğneyin, yemeğinizin aromasını ve dokusunu hissedin. Acele etmeyin, bedeninizin doyduğunu anlaması için zaman tanıyın.
  3. Kendinize Nazik Olun: Bu bir deneme yanılma sürecidir ve mükemmel olmanız gerekmez. Bedeninizi dinlemekte zorlandığınız zamanlarda kendinizi yargılamak yerine, bir dahaki sefere daha iyi olmaya odaklanın. Küçük adımlar bile büyük fark yaratır.

Sezgisel beslenme, bir diyet programı değil, ömür boyu sürecek bir öğrenme ve şefkat yolculuğudur. Bu süreçte hemen kilo verme amacı gütmek yerine, sağlıklı ve sürdürülebilir yeme alışkanlıkları kazanmayı hedefleyin. Bedeninizle barışık olmak, ona kulak vermek ve sağlıklı seçimler yapmak, hem fiziksel hem de zihinsel sağlığınız için yapabileceğiniz en iyi yatırımdır.

Unutmayın, bu yolda yalnız değilsiniz. Dilerseniz, bedeninizi ve yeme alışkanlıklarınızı daha iyi anlamak için bir beslenme uzmanından veya bir psikologdan profesyonel destek alarak bu süreci daha bilinçli yönetebilirsiniz. Sağlıklı ve mutlu bir yaşam sizinle olsun!

Ben Ordu Üniversitesi Tıp Fakültesi 5. Sınıf Öğrencisi Stajyer Doktor Seren Korkmaz. Sağlık alanında bilgilerimi sizlerle de paylaşmak istedim. İlaçlar, ameliyatlar ve sağlığınıza dikkat etmeniz gereken her adımda size yazılarımla destek olacağım. Unutmayın her hastanın tedavisi farklıdır! burada paylaştıklarım sadece bilgilendirme amaçlıdır. Sağlığınız için doktorunuza danışmadan hiç bir şey kullanmayın denemeyin.

Yazarın Profili

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir