Diyet Sürecinde Tartı ile Barışmak: Ne Sıklıkla, Nasıl ve Ne Zaman Tartılmalı?
Sevgili okuyucularım, diyet yolculuğunuzda verdiğiniz tüm emeğin karşılığını tartıda görmek istemeniz, inanın bana, hepimizin ortak içgüdüsü. Sağlıklı bir yaşam ve daha iyi bir görünüm arayışınızda bu motivasyon paha biçilmezdir. Ancak, bir hekim ve sağlık yazarı olarak, bu süreci bilinçli ve doğru bir şekilde yönetmenin ne kadar kritik olduğunu hastalarıma sıkça anlatırım. Tartı, amacımız için bir araçtır; bir yargıç değil. Peki, bu aracı en verimli şekilde nasıl kullanacağız? “Ne zaman, ne sıklıkla ve ne koşullarda tartılmalıyım?” sorularının cevapları, motivasyonunuzu koruyarak hedeflerinize ulaşmanız için kilit noktaları oluşturur.
Doğru Tartılma Sıklığı ve Kilo Takibi Psikolojisi
Sağlıklı bir diyet sürecinde genel olarak önerdiğim kilo takibi sıklığı haftada bir gündür. Ancak bu sıklık, sizin o anki hayat koşullarınıza, beslenme programınıza, ruh halinize ve hatta hormonal durumunuza bağlı olarak değişiklik gösterebilir. Unutmayın, bu yolculukta en iyi rehberiniz kendi bedeniniz ve zihninizdir. Kendinizi dinlerken şu soruları sormak, doğru stratejiyi belirlemenize yardımcı olacaktır:
- Kilo takibi psikolojimi nasıl etkiliyor? Anlık değişimler motivasyonumu kırıyor mu?
- Çok sık ağırlık dalgalanmalarını görmek diyet motivasyonumu nasıl etkiliyor?
- Ödem atmaya yönelik bir program mı uyguluyorum, yoksa uzun vadeli, sürdürülebilir bir beslenme alışkanlığı mı ediniyorum?
- Asıl hedefim tartıdaki sayı mı, yoksa daha sağlıklı bir vücut kompozisyonu (yağ oranı, kas kütlesi) mu?
Diyet yaparken aceleci davranmak ve kısa sürede gerçekçi olmayan sonuçlar beklemek, sizi her gün kilo kontrolü yapmaya itebilir. İşte tam da bu noktada, “tartı gerginliği” dediğimiz durum ortaya çıkar ve vücudunuzu olumsuz etkileyebilir. Doğru zamanda ve doğru şekilde yapılmayan ağırlık ölçümleri, kişinin motivasyonunu düşürerek başarısızlık hissine kapılmasına neden olabilir. Benim felsefem, uzun vadede doğru beslenmeyi öğrenmek ve bedenimize ihtiyacı olan desteği her anlamda sağlamaktır.
Vücudunuz, günlük olarak kilo dalgalanmaları yaşar. Bu dalgalanmalar; sıvı dengesi, tuz tüketimi, hormonal değişiklikler (özellikle kadınlarda) veya sindirim sistemi hareketleri gibi birçok faktörden kaynaklanır. Bu nedenle, günlük ağırlık sonuçlarına takılmak yerine, haftalık veya iki haftalık periyotlarla ölçüm yapmak, daha gerçekçi ve anlamlı sonuçlar elde etmenizi sağlar, motivasyon kaybı yaşamanızın önüne geçer. Sürekli ağırlık takibi, diyet sürecinde gereksiz stres ve kaygıya yol açabilir.
Bu Durumlarda Tartıdan Uzak Durun!
Bazen en doğrusu, tartıdan bir süre uzak durmaktır. Vücudumuzun doğal ritmi ve bazı dış faktörler, tartıdaki sayıyı yanıltıcı hale getirebilir. İşte size, ağırlık takibi yapmamanız gereken kritik durumlar:
- Kadınların Regl Süreçlerinde: Regl dönemi ve öncesindeki birkaç gün, hormonal değişiklikler ve vücudun su tutma eğilimi nedeniyle tartıda “sözde” bir kilo artışı gösterebilir. Bu sonuç gerçekçi değildir ve moralinizi bozmaktan başka işe yaramaz. Bu yüzden bu dönemde ağırlık takibi yapmaktan kaçının.
- Yemek Yedikten veya Sıvı Tükettikten Sonra: Gün içinde yediğimiz yemekler ve içtiğimiz sıvılar doğal olarak ağırlığımıza eklenir. En iyi kilo ölçüm zamanı, sabah aç karnına ve tuvalet ihtiyacınızı giderdikten sonradır. Aksi takdirde, yemek yedikten veya su içtikten sonra yapılan ölçümlerde çıkan sonuç gerçeği yansıtmamaktadır.
- Bazı İlaçları Kullanırken: Bazı ilaçlar, vücutta ödeme neden olabilir veya metabolizmayı etkileyebilir. Eğer düzenli olarak bir ilaç kullanıyorsanız, tartı sonuçlarınız yanıltıcı olabilir. Bu ilaçları kullanırken yapılan ağırlık ölçümleri doğru sonuç vermeyecektir. Mümkünse, ilacınızı bıraktıktan sonra kilo takibi yapmanızda fayda var.
- Sağlık Sorunu Yaşarken veya Tedavi Görürken: Hastalık veya tedavi süreçlerinde vücut normal dengesini kaybeder. Vücut kompozisyonundaki anlık değişiklikler, tartıda yanlış değerlere yol açabilir. Bu süreçlerde ağırlık takibi yapmamak en sağlıklı tercih olacaktır. Önceliğiniz sağlığınıza kavuşmak olmalı, tartı değil.
- Yoğun Spor Sonrası: Yoğun bir antrenman sonrası kaslarınız su tutar ve şişer, bu da ölçümlerde ödemli çıkmanıza sebep olur. Sporunuzun faydalarını bir “kilo alımı” olarak görmek motivasyonunuzu kırabilir. Spordan önce veya spordan 1-2 gün sonra yapılan ölçümler daha sağlıklı sonuç verecektir.
- Uyku Problemleri veya Aşırı Stres Yaşarken: Yeterli uyku alamamak veya yüksek stres altında olmak, vücudun hormonal dengesini bozarak ödeme ve ağırlık dalgalanmalarına neden olabilir. Zihinsel ve bedensel denge sağlanmadan yapılan ölçümler doğru sonuçlar vermeyecektir. Aşırı stresli olduğunuzda yapılan ağırlık ölçümleri de doğru sonuçlar vermeyecektir.
Dr. Seren’den Sağlık İpuçları
- Ağırlık Takibinizi Aynı Koşullarda Yapın: Her ölçümünüzde aynı tartıyı, aynı kıyafetlerle (veya çıplak), haftanın aynı günü, sabah aç karnına ve tuvalet ihtiyacınızı giderdikten sonra kullanın. Bu, karşılaştırılabilir ve tutarlı sonuçlar almanızı sağlar.
- Sadece Tartı Sayısına Takılmayın: Kilonuz bir göstergedir, ancak tek gösterge değildir. Bazen ağırlığınız aynı kalsa bile vücut ölçülerinizde veya giysilerinizin üzerinizde duruşunda olumlu değişiklikler fark edebilirsiniz. Vücut kompozisyonunuzdaki değişime odaklanın, hatta bir mezura ile ölçüm almayı düşünebilirsiniz.
- Tartıyı Bir Rehber Olarak Kullanın, Bir Hakim Olarak Değil: Tartı, beslenme ve yaşam tarzı değişikliklerinizin genel seyrini anlamanıza yardımcı olan bir araçtır. Amacınız, tartıdaki sayıdan ziyade, kendinizi daha iyi ve enerjik hissetmek, sağlıklı alışkanlıklar edinmek olmalıdır.
Unutmayın ki diyet sürecinde hedefler kişiden kişiye farklılık gösterebilir. Önemli olan, bu hedeflere ulaşırken bedeninizin ve ruhunuzun sağlığını gözeten bir yol izlemektir. Tartı, bu serüvende size eşlik eden bir yardımcı araç olmalı, asla bir stres veya kaygı kaynağı haline gelmemeli. Beslenme alışkanlıklarınızda yaptığınız olumlu değişikliklere odaklanın, vücudunuzun size verdiği sinyalleri dinleyin.
Bu yolda elbette ağırlığınızda inişler çıkışlar, durağan zamanlar olacaktır. Önemli olan motivasyonunuzu bozmadan, hedefleriniz doğrultusunda emin adımlarla ilerlemektir. Eğer kilo takibi yapmak ruhunuza iyi gelmiyor, sizi gereksiz yere strese sokuyorsa, belki de ondan bir süre uzaklaşmak sizin için daha iyi olacaktır. Çünkü tartıyı doğru kullanmazsanız, o sadece sizi strese sokan bir sayıdan ibaret kalır. Kendinize ve bedeninize karşı nazik olun, sağlıklı bir yaşam tarzını benimseyin!
Sevgi ve sağlıkla kalın,
Dr. Seren Korkmaz
